Şebnem Burcuoğlu - Kocan Kadar Konuş

"Türkiye'de kadınların DNA'larına kodlanmış olan evlenme saplantısı, ne yazık ki bizim ailede daha yoğun. Millete ailesinden genetik miras olarak mavi göz kalır, bize bu evlenme saplantısı kalmış. 'Sinek kadar eri olanın dağ kadar feri olurmuş' atasözü, anneannem Peyker'in lafıdır. Yani o sözü söyleyen ata, bizzat benim anneannem.

Sözün özü, kocan varsa varsın, yoksa da geçmiş olsun. Hele ki bir de 30'una gelip de bekâr kaldıysan bu dünyada yatacak yerin yok!"

Evli misin?
Ya nişanlı?
Sevgilin var mı?
O da mı yok!
Yaş kaç?
Hmm. Anlaşıldı.

Sen en iyisi bu kitabı bir oku. Yalnız değilsin Türk kızı! Senden çok var -ay bunu da yanlış anlayıp trip atarsın sen şimdi. Yok, öyle demek istemedik. Ailen, çevren, eşin-dostun-arkadaşın kankan, hepsi evlilik lafı ediyor değil mi? Ama zor iş.

Koca bulmak ÇOK zor iş arkadaş…

Yazar: Şebnem Burcuoğlu

Sayfa Sayısı: 220
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe

Goodreads puanı: 3.41

Bu kitabın adını çoook uzun zaman önce duymuştum ve her kes bir Kocan Kadar Konuş'dur,tutturmuştu.Ama okumak daha nasip olmamıştı.Sırada bir sürü kitabım beklediği için. :) Ama bir blogda yorumu çıktı karşıma ve nedense bir kaç gündür de pek keyfim yoktu.Normal kitaplar bile beni biraz yoruyordu.O yüzden bu kitabı bir deneyeyim dedim.Aslında sırf üzerinde durup da okumalık bir kitap değil,bunu daha ilk sayfadan zaten anlamak mümkün.Yani,kafanıza estiğinde,sıkıldığınızda,keyfiniz kaçtığında elinize alıp karıştırın.Ki ben öyle yaptım.Onun sayesinde diğer kitapları da rahat okudum,kafam resmen boşaldı,rahatladı. :)

Kitabın konusu 30 yaşında,daha evlenmemiş bir kızın anlattıkları.Efsun kitap yayıncısı,erkek gibi bir şey.Hayalperest,kitaplarıyla ve Sabahattin Ali'siyle mutlu bir kız.Ama nedense kafasını dolduruyorlar ve bu da kız kardeşlerine benzemeye başlıyor.Evlenmek için erkeği hazırlamak mı dersin,onu canından bezdirmek mi dersin,her şey var planında.Ama Sinan (lise aşkı) bunları yemiyor.Tabi kızı eskilerden tanıyor ve Efsun çocuğun aklında öyle kalmış.Adamı yola getirmek için neler yapıyor neler.Kendi deyimiyle içinde resmen başka bir kişilik gelişiyor,haberi yok garibimin. :)

Efsun karakteri bana kendimin (ve bence tüm kızların) söyleyemediklerini ve yapamadıklarını bir araya toplayan bir karakter.İçimde sakladığım,kızdığımda bile saygısızlık adı altında ağzımdan çıkmayan sözler Efsun sayesinde söylendi resmen.Tabi kendi yüzüme karşı,o ayrı.Gidip anneme okuyacak değildim ya.Terliği kafama yiyeyim sonra. :)

Komik bir karakter.Aslında hissettiğimiz,ama söze dökemediğimiz duygularımızın kitap bulmuş hali.İnsan okudukça rahatlıyor.

Ama ilk 100 sayfadan sonra tam tersi oluveriyor.Tam bir evlilik meraklısı oluveriyor birden.

Anneanne'si de evdeki diğer kadınların toplamından beter.Diğerleri hadi neyse de,bu kadın beni en çok şaşırtan karakterdi kitapta. :) O ne biçim yaşama sevinci,o ne büyük hayat tutkusudur ya Rabbim! :D

Ha bir de Üresin'le Türesin var.Mahallenin adı kadar garip tipler kendileri.İp getirin asacam kendimiiii!

Kitap genel olarak iyi ve okunası.Dediğim gibi,rahatlatıcı özellikleri çok.Ama edebi yönden,düşündürecek ve ya öğretecek hiç bir yanı yok bence.Yani tamam,dikkatle okursanız ve kaçırmazsanız Efsun da bazen her insan gibi hüzünleniyor ve ağzından bir kaç dramatik laf kaçıyor ama,o kadar.Daha fazlası yok.Hatta orada bile işi şakaya bağlamaya bayılıyor. :)

Son olarak da,bu repliği paylaşmazsam çatlarım. :D Odanın ortasında hoplaya zıplaya,sesli güldüğüm tek yer.Aslında kitap tam sırıtmalık ama,bu başka. :)

Alıcı: Sinan

Mesaj: Gılı Gılı

Okuyanlar bilir artık bu ne. :)

İndirmek içi pembe kitap'a tıklayın. :)